Lonely Planet Özbekistan'ın kayak potansiyeli hakkında

Lonely Planet: Özbekistan, kayakçılar ve snowboard için Orta Asya'nın ilk Shangri-La’sı olabilir mi?

Bu soru, bu kış Taşkent bölgesinin dağlık bölgelerini ziyaret eden Lonely Planet'e katkıda bulunan Mike McEcheran tarafından soruluyor.

“Aşırı dikkat”, “dağlık bölgeler”, “kötü hava”, “çığ kuşağı”, “vahşi hayvanlar” ve “hayata zarar” gibi endişe verici ifadelerin hepsi zihnimizde küçük harflerle yazılıdır. Yine de bu tehlike hızla bölgenin yeni sürprizlerinden biri haline geliyor; ben de dahil olmak üzere, sert maceracıların batı Tien Shan (Tanrı Dağları)'ın bozulmamış zirvelerine 4.200 metrede bir Rus Mi-8MTB helikopteri tarafından fırlatılmak için para ödüyorlar. Atladığımda çığlık attığım kelimelerin burada tekrarlanmaması oldukça zor olduğu anlaşılıyor mu?” diyor Mike.

Özbekistan'ın vahşi doğasını keşfetmek kolay olmasa da dağlara takıntılı olmak kolaydır.

Başkent Taşkent'in eteklerinden 90 km kuzeydeki Ugam-Çatkal Milli Parkı'na uzanan, Kazakistan ve Kırgızistan'ı sınırlayan Çatkal Sıradağları, neredeyse hiç kimsenin yaşamadığı, coğrafi olarak saf, uçsuz bucaksız, el değmemiş bir vahşi doğa örneğidir.

Ancak Özbekistan'ın İpek Yolu güzergahı saygın bir yaz destinasyonu olsa da (Semerkant, Buhara ve Hive, hayal edebileceğiniz tüm antik kale ve medrese kalıntılarına sahiptir), Orta Asya'nın çoğu gibi burada da kış turizmi geleneksel olarak neredeyse hiç yoktu.

Özbekistan'ın Tien Şen (Tanrı dağların)'daki kayakçılar için koşullar sadedir: Orijinal kayak kasabası Çimyan'da bir telesiyej, birkaç retro römorkör, pist dışında bir barbekü ve çay içenlerin, koyun çiftçilerinin ve at tüccarlarının yaşadığı derme çatma bir çarşı vardır. Yakınlarda, Beldersay'da, Büyük Çimyan'ın tepesinin gölgesinde, büyük bir telesiyej ve soğuk Sovyet dönemi cazibesiyle döşenmiş bir otel var.

Ancak sadece birkaç kilometre ötede, havada değişim ve yapay karlı olan 2019'un sonunda açılan ve gelecek St. Moritz sezonundan daha az komünist bir anıt gibi görünen 100 milyon Euro'luk yeni bir tatil yeri var.

Yerden ısıtmalı suni deri kaplı kütük kabinler, jeodezik kubbeli restoranlar ve Courchevel'i andıran kar küreme makineleri var. Gün geçtikçe, ziyaretçiler pırıl pırıl yeni ve her ikisi de Özbekistan'da ilk birer ilk olan gondol ve dört tekerlekli telesiyejlere biner ve bakir yokuşlarda ve kar beyazı rüzgârla oluşan kar yığınlarının girdaplarında kar motosikleti kullanıyorlar.

Bu -44 yaşındaki Özbek petrol ve gaz iş adamı Ravshan Abdullayev'in yükseklik korkusunu ilk kez kayak yapmayı deneyerek yenmeye karar vermesinin ardından 2017 yılında dünyaya gelen Amirsoy’dur. Söz konusu girişim, batı Tien Shan (Tanrı Dağları)'ın dağlarını olası bir kış turizm merkezine dönüştürme planının ilk yapı taşını harekete geçirdi.

Yeni tatil yeri kesinlikle Orta Asya'da turizmi canlandırıcı yeni bir merkez olarak ortaya çıktı ve bu tatil yerinin Aralık sonunda açılmasından bu yana 150.000'den fazla yerli tatil için buraya geldi.

Ravshan, “Burada kayak kültürü yok” diyor ve ekliyor: “Yerliler gondolda üç tur atıyor, bu bir ilk deneyim gibi oluyor. Bu şekilde baştan aşağı bir kış sporları topluluğu ve kültürü inşa ediyoruz.”

Amirsoy'un; büyük bir projenin sadece bir başlangıcı olduğu ortaya çıktı. Önce Çimgan ve Beldersey'deki tesisler modernize edilerek, sonra onları Amirsoy ile birleştirerek devasa bir kayak alanı yaratmaya yönelik heyecan verici bir plan bulunmaktadır. Du da, ünlü Fransız Le Troy Valley veya İngiliz Kolumbiya'sındaki Kanada Whistler Blackcomb'un Orta Asya'daki eşdeğerini yaratacak çok iddialı bir harekettir. Ravshan'ın dediği gibi, "Bu bir rüya işi, bu yüzden büyük hayaller kuruyoruz."

Bu girişim bir çok risklere de maruz kalacak ve bazı planlananlar gerçekleşmeyecek gibi… . Ancak Ravshan ve ekibi tırmanışlara devam ederse Orta Asya turizmini etkileyici yeni zirvelere taşıyabilirler.