Bu meydan, sadece Taşkent'teki değil, tüm Özbekistan'daki ana meydandır. Geniş, ferah, bol yeşillik içinde, çok sayıda çeşme ile süslenmiş, eski şehir ve Taşkent'in yeni kısmı olmak üzere iki tarihi merkezi birleştiren bir meydandır.
Meydanın ortasında, devletimizin egemenliğinin dünya tarafından tanınmasının bir sembolü olarak ülke haritasını gösteren, bronz yer kuresinden oluşan bir Bağımsızlık ve Hümanizm anıtı bulunmaktadır.
AyaktaYer kuresi önünde – elinde bebeği olan mutlu anne heykeli. Anıt, heykeltıraşlar İlkhom ve Kamol Jabbarov tarafından yapılmıştır. Nazik bir yüze ve mutlu gözlere sahip basit bir Özbek kadını, Anavatan'ın, yaşamın ve zekanın sembolüdür. Açık bakışı, herhangi bir annenin hayatında olabilecek en değerli şeye - genç bir bağımsız devletin doğuşunu simgeleyen çocuğuna - yöneliktir. Paha biçilmez hazinesini emin ellerde dikkatle tutuyor. Mutlu Anne figürünün boyu 6 metre, çocuk figürünün boyu ise 3.5 metredir.
Mutlu Anne anıtında bir çocuğunu şefkatle göğsüne çeken ve ona sevgiyle bakan annelerimizi görüyoruz. Bu anıt, huzurlu, sakin bir yaşamı, parlak bir geleceğe olan güveni ve şimdiki ve gelecek nesillerin mutluluğunu temsil ediyor. Aynı zamanda, demokratik bir devlet ve özgür bir sivil toplum inşa eden, insan haklarını ve çıkarlarını bir öncelik olarak ilan eden bir ülkede kadınlara olan sınırsız saygının semboludur bu anıt.
Ulusal bayramların şerefine, sporcularımızın büyük uluslararası yarışmalara gitmeden önce burada onları uğurlama törenlerı düzenlemek ve anıtın dibine çiçek bırakmak, iyi bir gelenek haline gelmiş bulunmaktadır. Ülkemize gelen devlet ve hükümet başkanları, çeşitli seviyelerdeki delegasyon üyeleri ve diğer konuklar da, bu anıtın dibine çiçek bırakarak, bağımsız Anavatanımızı saygıyla anıyorlar.
Bu anıtla aynı çizgide, iyi ve asil özlemlerin Kemeri olan "Ezgulik" (İyilik) Kemeri bulunur. Yeni dünya evine girmekte olan genç çiftler, asil özlemlerin Kemerinden geçerek ve iyi düşünceleri ve eylemleri kişileştiren beyaz mermerden yapılmış bir yol boyunca yürüyerek, Mutlu Anne anıtına çiçek koyarlar ve bu yeni evliler, parlak hayallerini bu mutlu anne sembolünde görürler hemde atalardan kalma Bağımsızlık ve Hümanizm gibi değerlerin gelecek nesiller için koruma sorumluluğunu hissederler.
Ezgulik kemeri 150 metre uzunluğunda, kenarları 10 metre, orta taçkapı kısmı da 12 metre yüksekliğe sahiptir.
Başlıklı on altı beyaz namlulu sütun, güneşte gümüşi parlayan zarif bir metal tavanla birbirine bağlanmıştır. Sütun, ülkede uzun zamandır barış ve huzuru simgeleyen leylek figürleriyle taçlandırılmıştır.
Ezgulik Kemeri, ülkenin ana meydanına açılan sembolik kapıdır. Yukarı uçmaya hazırlanan turnalar, halkımızın büyük amaç ve hayallerini gerçekleştirme arzusunu, azim ve iradesini, beyaz leylekler ise huzurlu, sakin, müreffeh hayatımızı simgeliyor. Kemerin yüksek ve sağlam sütunları, ülkenin kalkınmasının temeli olan sağlam temellerin simgesidir. Kemerden geçen her kişi, kutsal ziyaret yerinin eşiğini geçmiş gibi hissedecektir.
1966 depreminden sonra, Taşkent şehrinin gelişimi için ana plana uygun olarak meydanın radikal bir yeniden inşası gerçekleştirildi. Yeniden yapılanma 1974'te tamamlandı, böylece meydanın yüzölçümü 3,5 kat arttı. Şuanda meydan 12 hektardan oluşmaktadır. 3.5 metrelik doğal yükseklik farkından dolayı, mimarlar meydanı 2 katlı olarak tasarlamışlardır.
Meydanın iki yanında sadece şehir değil, tüm ülke genelinde hizmet veren ana binalar ve kurumlar bulunmaktadır. Sol tarafta yönetim binaları - Âli Meclisin üst koğuşu (Senato) binası, Bakanlar Kurulu ve diğer devlet kurumları faaliyet göstermektedir.
İki kot farkı meydanın kuzey kesimindeki park alanı içinde birleşiyor. Bu küçük parkta, Başkan I.A. Karimov'un kararnamesi ile kurulan Hatıra ve Zafer anıt kompleksi bulunmaktadır.
Kompleks, granit kaplı ve geleneksel oyma sütunlarla süslenmiş her iki taraftaki galerilerle çerçevelenmiştir. Bu, İkinci Dünya Savaşı'nı kazanmak için canlarını veren Özbekistan askerlerinin sayfalarına altın harflerle yazıldığı bir tür "Hatıra Kitabı"dır.
1941'de Almanya, barış anlaşmasını ihlal ederek sınırı geçti ve SSCB'ye saldırdı. Taşkent bu sınırlardan uzaktı, bir cephe şehri değildi ama burada da genel seferberlik ilan edildi.
Özbekistan'da Özbek askerlerden oluşan 15 tümen ve tugay kuruldu. Toplamda, yaklaşık bir buçuk milyon Özbek asker cepheye gitti, o zamanlar ülkede nüfusu sadece 6 milyon 551 bin kişi idi. Daha net rakamlarla söylenecek olursa, ülke o dönemdeki nüfusunun her üçte bir, yani yaklaşık 1 milyon 951 bin kişi savaşa gitti.
Faşizme karşı mücadelede 538.000'den fazla Özbek can verdi, 640.000 özürlü döndü, 158.000 kayıp olarak listeye alındı. Sovyetler Birliği Kahramanı ünvanı 301 kişiye verildi, 70 kişiye her üç dereceli Zafer Nişanı verildi.
Bir cephe arkası şehir olarak kalan Taşkent, genel zafere büyük katkı sağladı. 150'den fazla sanayi kuruluşu buraya acilen taşınarak, 1942'den itibaren tam kapasite çalışmaya ve cepheye askeri teçhizat, mühimmat ve teçhizat sağlamaya başladı.
Kompleksin sonunda, Yaslı Anne anıtının bulunduğu yer yakınında Ebedi (Sönmez) Ateş yanmaktadır.
Cumhurbaşkanı Şavkat Mirziyoyev, bu kompleks önünde “Binlerce yurttaşımız, diğer ulusların temsilcileriyle birlikte bu korkunç savaşta gerçek bir kahramanlık gösterdi. Uzun yıllar boyunca onların büyük başarıları hepimiz için bir cesaret okulu, bir gurur kaynağı oldu ve her zaman böyle olacak ”diyerek dileklerini beyan etmiştir.
9 Mayıs –Yatıra ve Saygı günü vesilesi ile burayı ziyaret eden Özbek lider; “Şimdiki barışçıl ve özgür yaşam, çocuklarımızın mutluluğu ve esenliği için onlara borçluyuz. Bizim için değerli olan bu insanları onurlandırmak ve onlara bakmak, onların sağlıklarını, mutlu ve onurlu bir yaşam sürmelerini sağlamak için tüm koşulları yaratmak, her düzeydeki liderlerin üzerinde her birimizin kutsal görevidir ”diyerek, bu yolda hizmet verenlere büyük saygı gösterdi.
Çalışma saatleri: 9:00-18:00, Pzt-Cum
Sorularınız için
Yorum